Karlı Dağların Avucundaki Saklı Bahçe
Doğadaki tüm ezberleri bozan özel alanları ve kendi mucizesini yarattığı özgün coğrafyasıyla Gümüşhane, doğa ananın bir basşapıt aslında. 2000 metre üzerinde sayısız sarp dağları, devasa birer anıtsal heykel gibi dimdik yükselen yalçiı kayalıkları, dağların kuytuluklarında şavkiyan buzul gölleri, sıradağlarda eriyen karların oluşturduğu coşkun akarsu havzaları, milyonlarca yıl aşınarak meydana gelen derin vadileri, insanda hayranlık uyandıran mağaraları, iğne ve geniş yapraklı karışık orman denizi, dört yüze varan yaylası, tarihi taş kemer köprüleri, etnik mozaiğinin zenginliğini vurgulayan kiliseleri, kadim geçmişini yansıtan ören yerleriyle Gümüşhane; büyüleyici bir turizm merkezi. Doğanın cömertçe boyadığı tabloya benzeyen Gümüşhane coğrafyası, her mevsim etkileyici görüntüler sunar. Pamuk beyazı bulutları yırtarak göğe yükselen haşmetli dağlar, sonbahar sonunda kar beyazına bürünür. Gümüşhane Dağları ancak ilkbahar geldiğinde beyaz örtü eriyip derelere karıshğinde g siluetlerini gösterir. Yaz aylarind Harşit ve Kelkit vadileri canlanirke kuzeydeki yaylalar sise bulanır. Gin günlerinde ise yamaçları süsleyen ormanlarda, yeryüzündeki tüm tonlar yakalayabileceğiniz renklerin peşinden koşabilirsiniz. Haşin doğanın bu sevimli çocuğu, sadece doğal değerleriyle değil tarihi mekanlarıylada dikkat çeker Bir tarih kitabının yapraklarını çevirir gibi içinize sindirerek gezmek gerekir Gümüşhane’yi. Satala Antik Kenti, Krom Vadisi, Santa Harabeleri, kiliseler, camiler, türbeler, taş kemer köprüler vb tarihi eserleri turlarken, geçmişin mistik duygusuna bırakabilirsiniz kendinizi Doğanın mucizesi Gümüşhane şehrini ziyaret eden herkes; masalların kayıp dünyasına açılan bu coğrafya parçasıyla yüzleşirken, Anadolu yarımadasının şaşırtıcı doğal ve tarihsel zenginliği karşısında bir kez daha saygıyla eğilecektir.
COĞRAFYA
Tepelerle donatılmış geniş bir çanağın içerisine kurulan Gümüshane’nin ilginç bir topografik yapısı var. Doğu Karadeniz ile Doğu Anadolu’nun geçiş noktasına konumlanan şehir, yüksek dağlarla kuşatılmıştır. Kuzeyde Doğu Karadeniz Dağları’nın üyesi olan Zigana, orta bölgede Gümüşhane, güneyde ise Otlukbeli Dağları uzanır. Denizden 1153 metre rakımda yer alan şehir merkezi, Kuşakkaya ve Alemdar tepeleri arasında yer alır. Genel olarak doğu- batı doğrultusunda sıralanan dorukların en yüksek noktası, 3331 metre ile Abdal Musa (Karagöl) zirvesidir. İl sınırlarında 2500 metre üzerindeki en yüksek doruklar listesi;
Abdal Musa (3331) | Artabelinbaşı (3305) | Cankur-taran Boğazı (3278) | Sofrataşinbaş (3188) | Karadağ (3092) | Deveboynu Tepesi (3082) |
Yedigözelerinbaşı (3039) | Sarp (2987) | Cambuğul (2972) | Yılanli (2959) | Nebisözłaşı (2958) | Madeninbaşı (2942) |
Çakırgöl (2924) | Harmancık (2907) | Artebel (2876) | Gölbaşı (2859) | Cinlikaya (2854) | Claz (2847) |
Kuzusulağı (2844) | Acem boli (2837) | Camice (2826) | Ziyaret (2824) | Murat (2821) | Taşkesen (2820) |
Eşekmeydanı (2813) | Kabayalak (2807) | Ardabilbaşı (2796) | Taşkesen (2781) | Hasan Daği (2778) | Ortadağ (2776) |
Kuzgun (2772) | Maden (2772) | İnsulak (2771) | Hendüt (2769) | Kurtkayası (2769) | Karataş (2754) |
Manador (2728) | Küçükyurt (2719) | Deveboynu (2717) | Firin (2706) | Kuruoba (2704) | Kızlarkanı (2693) |
Dokuzoğlak (2691) | Karakaya (2682) | Ziyaret (2680) | Ali- kaya (2679) | Halyanlıkaya (2679) | Alitaşı (2672) |
Kirtılintepe (2666) | Keten- kaya (2664) | Nişan (2660) | Kanlıkaya (2654) | Büyükdüz (2653) | Büyükdağ (2647) |
Murat (2638) | Alhparmak (2634) | Oküzyatakbaşı (2624) | Düztepe (2621) | Teknecikkiranı (2616) | Kavruz (2615) |
Çatal (2606) | Kulat (Kolat) (2600) | Kopuz (2598) | Siçanyurdu (2597) | Büyükşehir (2594) | Kangelinbaş (2589) |
Tavukkayası (2589) | Ayeser 2589) | Kurt (2577) | Karagöl (2568) | Istihkam (2566) | Küçükdağ (2553) |
Çatal (2551) | Kurtkayası (2549) | Es- kiova (2543) | Kayabaşi (2538) | Lapazlı (2538) | Halkalı (2534) |
Topukdüzü (2528) | Oğlaksuyu (2527) | Kurtboğazı (2524) | Çevirmegöze (2508) | Elmali (2507) | Soralmkıranı (2506) |
Kurtlar çeşme (2506) | Karaburun (2501) | Kostan (2501) | | | |
şeklinde sıralanmaktadır.
Gümüşhane Akarsuları
İl genelinde bu kadar çok yüksek dağın bulunması, güçlü akarsuların varlığının temel nedenidir. Neredeyse yaz sonuna kadar yüksekleri süsleyen kar örtüsü yavaş yavaş eriyerek irili ufaklı pek çok dere oluşturur. Gümüshane’nin en önemli iki akarsuyu, Harşit (Kharşut) ve Kelkit (Lykos/Kayl) çaylarıdır. Vavuk Dağlar’niın kuzeyinde Sifon Deresi adıyla doğan Harşit; Soryan, Kermut ve Keçi deresini bünyesine katarak güçlenir. Daha sonra Pehlivantaşı, Arzular ve Pirahmet derelerini toplayarak kent merkezinde Gümüşhane Deresi adını alır. Merkez ilçeden sonra Yeşildere ikisu, Korum, Çit dereleriyle birleşerek Torul ve Kürtün ilçe sınırlarında derin boğazlara girer. Ardındanan Karanlık, Haşara, Demirkapı, Sümükdere, Gücük Erikbeli gibi büyük dereleri havzasına alan Harşit Çayı, Giresun ili Tirebolu ilçesinde Karadeniz’e dökülür.
Dağların Avucundaki Şehir Gümüşhane
Toplam uzunluğu 142 kilometre olan Harşit Çayı’nın il sınırları içindeki yolculuğu yaklaşık 95 kilometredir Şehrin kayda değer diğer akarsuyu olan Kelkit ise, Vavuk Dağlanı’nın güney yamaçlarından Kale Deresi ismiyle yolculuğuna başlar. Teslim, Spikor ve Çimen dağlarından bazı kolların katılımıyla Köse Ovası’nda Kuşmaşat Deresi adını alır. Daha sonra Aksop, Balahor ve sayısız küçük dereciği yatağina alan Kelkit, Şiran ilçesinden geçerek Gümüşhane sınırlarından çıkar. Erzincan, Giresun, Sivas, Tokat, Amasya Samsun illerinden geçerek Karadeniz’e dökülen Yeşilırmak’ın, Çekerek ırmağı ile birlikte en önemli iki kolundan biridir
Gümüşhane ilinde birçok küçük çağlayanın yanı sıra Tomara, Tekke, Halgent, Çağlayandibi (Isialan), Artabel ve Besgöller şelaleri bulunur. Halgent ve Tekke şelalelerine (yaz aylarında kurumaktadır), merkez ilçeye yakin olmasından dolayı ulaşım kolaydır. Çağlayandibi Şelalesi, Kürtün-Örümcek Ormanı yolu üzerinde yer alır. Torul ilçe sınırlarındaki Gülaçar Artabel ve Gümüştuğ Beşgöller şelalelerine ise yürüyerek ulaşılabilir.İl merkezine 114 kilometre uzaklıktaki Tomara Şelalesi şehrin turizm vitrinini süsleyen doğal mabetlerden biridir. Yaklaşık 25 metreden süzülen şelale, Şiran ilçe sınırlarındadır.
Gümüşhane Gölleri
Gümüşhane’ de buzul, doğal ve baraj gölleri olmak üzere pek çok göl bulunmaktadır. Merkez ilçede Çakirgöl Dipsiz, Bulanık ve Aygır; Şiran ilçesinde Suyungözü, Akbulak Yildız 1 ve 2; To rul ilçesinde Adalı (Büyük/Karanlik) Karanlık ( tabur), Küçük, İkizgöller (Karagöller), Buzlu, Beşgöller (5 adet), Karagöller (3 adet), Acembol (3 adet), Dağdibi Yildız, Gölbaşı; Kürtün ilçesinde Karagöl ve Gölönü buzul gölleri yer alır. Ayrıca Torul ilçesinde Limni ve Altnpınar (bu gölde yerel halk tarafından Limni ismiyle anmaktadır) doğal gölleri ziyaret edilebilir. Akarsu debilerinin gücünden yararlanılarak Torul, Kürtün, Köse Koruluk, Gökçebel baraj gölleri inşa edilmiştir. Ayrica il genelinde Akbaba Aktutan, Aşağialiçli, Çamur, Orenbel Sadak, Salyazı, Söğütlü Emek, Taşköprü Telme, Yağmurdere, Yaydemir, Yeniköy Yeşilbük (Kizlarkalesi), Yukarı Kulaca, Yuvacik vb sulama göletleri mevcuttur.İlin en önemli düzlükleri güneye yayılan Kelkit ve Şiran ovalarıdır. Dağlık kesimlerde akarsu havzalarıyla yarılmış Büyükdere, Çit, Demirkapi, Cehennenm Karadere, Sümüklü, Gücük, Yanbolu vb gibi derin vadiler yer alır. Dağların eteklerindeki yüksek kesimlerde ise Merkez ilçede 133, Kelkit’te 27, Köse’de 9, Şiran’da 24, Torul’da 56 ve Kürtün’de 134 olmak üzere toplam 383 yayla bulunur. Erikbeli, Kazıkbeli, Kazmankaya Kızılağaç, Şehmerlik, Münürlü, Kadırga, Balahor, Taşköprü, Maden vb yaylalar kalabalık nüfuslarıyla ünlüdür. Ancak giderek yazlığa dönüşen yaylalarda geleneksel doku çoğunlukla bozulmuştur. Alas, Dölek, Dulağa, Eğrisu, Yalınkavak, Yılanlı, Konak gibi çok az sayıdaki yayla ise otantik görünüşleriyle öne çıkarlar. Çimenli Dağlarındaki yaylalarda ise daha çok çadır kurulan obalar yaygındır 585.868 hektarlık bir alana yayılan Gümüşhane ilinin %52’si step, %28’i orman ve %19’u tarım arazisidir.
Gümüşhane’nin Doğal İklimi
Bölge nemli ve lık Doğu Karadeniz ile yükse ve kurak Doğu Anadolu iklim kuşağında bulunduğundan farklı bitki topluluklarına ev sahipliği yapmaktadır. İl sınırlar içerisindeki ormanlar ve ağaç türleri yayılış bakımından farklılık arz etmektedir. Kuzey kesimlerdeki orman alanları genelde Doğu Ladini, Doğu Kayını, Sarıçam ve Doğu Karadeniz Göknar türlerinin hakimiyeti altındadır. Özellikle Kürtün yöresindeki Örümcek Ormanı ile Zigana Dağı’nın kuzey ve güneyinde yer alan ormanlar, bu vejetasyon tipinin en önemli temsilcileri niteliğindedir. Ayrıca kızılağaç, karaağaç, ardıç, kestane, gürgen, titrek kavak, meşe, böğürtlen, orman gülü, ısırgan, defne, yabani gül, ay üzümü, kuzukulağı, menekşe, gelincik şimşir, sütleğen, dere dikeni, atkuyruğu, geven, ağaççık, çayır otları, çalı türleri gibi bitki topluluğu yaygındır. Kelkit sınırlarında 2012 yılında yapılan bin araştırmada 137 tanesi nadir (endemik) 80 biki familyasına ait 1010 çeşit bitki saptanmış olması, Gümü
şhane flora zenginliği hakkında doyurucu bir fikir vermektedir.
Gümüşhane’yi kusursuz bir dekorla donatan doğal zenginliği, bazı bölgelerin özel statü kazanmasına vesile olmuştur.
Gümüşhane Turizm Merkezi
Zigana, Çakirgöl ve Süleymaniye Mahallesi Kış Sporları Turizm Merkezleri; Artabel Gölleri, Limni Gölü, Tomara Şelalesi,Çağlayandibi Şelalesi, Karşıyaka Köse Tabiat Parkları; Erikbeli Turizm Merkezi, Örümcek Ormanı Tabiatı Koruma Alanı, Siran ilçesinde Yukarı Kulacave Örenkale ile Kelkit ilçesinde Camalli ve Mahmatha Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları söz konusu özel alanların en önemlileridir. Adı geçen yaban hayat sahalarında yaban keçisi (Capra aegagrus) popülasyonunun bulunduğunu hatırlatalım.Elma, vişne, armut, kiraz, ceviz, dut, erik badem, kuşburnu meyve ağaçlarıyla bezeli köy yollarında keşfedeceğiniz Gümüşhane, genel olarak karasal iklim kuşağındadır. Sert geçen kış ayları, soğuk ve kar yağışlıdır. Yaz ayları ise kurak ve sıcak bir döneme tekabül eder Gümüşhane’yi ziyaret etmek için en uygun zaman dilimi Mayıs-Ekim arasıdır.
TARİHÇE
İlk yerleşimin yaklaşık 3000 yıl önceye dayandığı bu kadim şehir, her dönem Anadolu halklarının gözdesi olmuştur Karadeniz’i ‘konuk kabul etmeyen hırçın deniz’ ismiyle adlandıran Argonatlardan bölgeyi ‘Azzi Hayyaşa Ulkesi’ olarak tanımlayan Hititlere, Romalilardan Osmanlı İmparatorluğuna kadar birçok kavim, farklı dönemlerde Gümüşhane’yi mesken tutmuştur. il geneline yayılan tarihi eserler Asur, Hitit, Urartu, Med, Pers, Makedon, Pontus, Roma, Bizans, Emevi, Selçuklu, İlhanlı, Celayirli Eratnaoğullari, Karakoyunlu, Akkoyunlu ve Osmanlı medeniyetlerinin varlığını kanıtlamaktadır. Bölgenin altıin, gümüş, bakir ve demir madeni açısından zengin yataklara sahip olması, kentin cazibesini arttıran en önemli unsurdur. İsminden anlaşılacağı gibi aslinda bir maden kenti olan
Gümüşhane, ilk çağlarda ‘gümüş’ anlamında Argyropolis olarak anılırmış. Antik dönemde Strabon ve Ksenephon’un eserlerinde bahsedilen maden işletmeciliği, yüzyıllarca devam ederek günümüze kadar ulaşmıştır. Bir dönem bölgeye kurulan darphaneden imparatorluk hazinesine gümüş sikkelerle katkı sağlayan kentle ilgili, Osmanlı arşivlerindeki Divan-i Hümayun defterlerinde fermanlar bulunmaktadır. Katip Çelebi’nin Cihannümd’sinde azim mamur bir kent olarak söz edilen
Gümüşhane, Osmanlı döneminde ‘Canca’ adını almıştır.Gümüşhane şehrine gelen tarih meraklıları kaleler (Canca, Kov, Keçi, Torul vbl). kaya mezarları (Araköy/Könger, Kadı Çayırı ve Özen), Satala Antik Kenti, Harabeleri, Krom Antik Kenti, Süleymaniye Mahallesi, camiler, türbeler sayısız kilise ve tas kemer köprüden tarihi eserleri ziyaret edebilirler.